Kuş Uçuşu, medya dünyasında geçen bir dizidir. Hırs, entrika ile kuşaklar arası çatışmayı ele alır. Toplumsal değerlerin değişimi, etikle hırs arasındaki çatışma ve teknolojinin modern dünyadaki etkileri gibi derin meseleleri merkezine alır. Hikaye, dürüst ve idealist bir haber spikeri olan Lale Kıran ile hırslı ve manipülatif bir stajyer olan Aslı Tuna arasındaki güç mücadelelerini anlatıyor.

Netflix üzerinden izlediğim Türk yapımı bu dizi beni konusuyla ve oyuncularıyla kendine çekti. Dizi aslında bir kuşak çatışmasını medya sektörü üzerinden anlatmış. Gazetecilik bölümümle de alakalı olan bu dizi bana hem güncel hem de düşündürücü bir hikaye sundu. ‘Geleneksel değerler mi, yoksa dijital çağın acımasız rekabeti mi?’ dizi boyunca bu sorunun cevabını aradım.

Diziyi izlerken özellikle ilk sezonda sürekli bir ‘şimdi ne olacak?’ hissi veriyor. Aslı’nın hırsı ve  zekası ile Lale’nin irade ve tecrübesi arasında sıkışan çatışma diziyi sürükleyici yapıyor. Ancak bir süre sonra olaylar tekrarlamaya başladığı zaman artık dizinin devamında ne olacağını   tahmin etmemiz çokta zor olmuyor.

Birce Akalay’ın güçlü performansı, karakteri Lale’ye gerçeklik kattığını düşünüyorum. Miray Daner ise insanları kolay manipüle eden tehlikeli Aslı karakteriyle kesinlikle kendisine hayran bırakıyor. Bana göre ikili arasındaki dinamik, dizinin tansiyonunu yükselten en önemli unsurlardan biri.

Dizi estetik açıdan oldukça başarılıydı. Modern ofis ortamları, televizyon dünyasının sahne  arkası ve ön yüzü, atmosferi görsel olarak benim açımdan tatmin ediciydi.

Aslı’nın başarı için her türlü yolu denemesi, aslında günümüz medya dünyasındaki etik sorunları sorgulatıyor. Bir diğer taraftan Lale gibi karakterlerin dürüstlüğü ve geleneksel haberciliği savunması, bizlere medyanın sorumluluğunu hatırlatıyor.

Kuş Uçuşu, gazeteciliğin sadece haber aktarmak değil, aynı zamanda toplumu şekillendirmekle ilgili olduğunu da etkileyici bir şekilde vurguluyor. Ancak medya dünyasının burada daha derin  analizleri yapılabilirdi. Erkek karakterlerin olaya etkisi biraz yüzeysel kaldığı için dizinin genel atmosferini biraz zayıflatıyor.

Entrikalarla ilerleyen dizi zaman zaman klişeleşmeye başlayabiliyor buda bende biraz hikayenin inandırıcılığını azalttı ve bana biraz fazla kurgusal hissettirmeye başladı. Özellikle Aslı’nın her planının kusursuz bir şekilde işlenmesi biraz sıkıcı hale gelmişti.

Final, beklediğim gibi değildi. Bir çözüme varılmasını beklemiştim. Dizinin finalinde kesin bir sonuca varılmıyor ve karakterlerin geleceği hakkında net bir açıklama yapılmıyor. Bu da bende olumsuz bir etkiye neden oldu.

Genel olarak konuyu her ne kadar ilgili çekici bulmuş olsam da ve oyuncuların performanslarını beğenmeme rağmen izlediğim dizi bana bir netlik kazandırmadı ve daha çok kafamın karışmasına neden oldu. Aslında dijital platformlarda artan rekabet göz önüne alındığında, hikaye anlatımı ve temalarıyla cesur bir adımdı, daha güçlü senaryo ve daha iyi işlenmiş yan hikayelerle çok daha etkileyici bir yapım olabilirdi.

 

 

Yazar Hakkında

5 thoughts on “Medyanın Karanlık Yüzü: Kuş Uçuşu

Senem için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir